Londra’da açılan “VOGUE: Inventing the Runway” sergisi, moda dünyasının tarihine damga vuran defileleri ve yaratıcılarının dehasını kutluyor. 20. yüzyılın samimi couture şovlarından günümüzün unutulmaz popüler kültür anlarına uzanan bu interaktif sergi, moda severleri büyüleyici bir yolculuğa çıkarıyor.
Moda Tarihine Yeni Bir Perspektif
Londra’nın yeni galeri alanı Lightroom, 26 Nisan’a kadar açık kalacak bu sergiyle moda defilesi konseptinin tarihçesini ele alıyor. Cate Blanchett’ın seslendirmesi eşliğinde ziyaretçiler, interaktif odalarda defilelerin farklı unsurlarını keşfederek 50 dakikalık bir deneyime katılıyor. Sergi, Alexander McQueen, Chanel, Louis Vuitton ve Schiaparelli gibi moda dünyasının önde gelen isimlerinin vizyonunu ziyaretçilere yakın bir perspektiften sunuyor.
1850’lerdeki ilk couture modaevi Charles Frederick Worth‘ten, Pharrell Williams‘ın 2023 Louis Vuitton koleksiyonuna kadar bir kronoloji sunan sergi, moda tarihinin en çarpıcı anlarını gün yüzüne çıkarıyor. Sergi, defilelerin tasarımcıların vizyonlarını ve kimliklerini somutlaştıran bir araç olduğunu vurgularken, The Audience (Seyirci) ve The Disruptors(Bozguncular) gibi tematik bölümlerle moda tarihindeki kilit gelişmeleri ele alıyor.
İkonik Defilelerden İzler
Alexander McQueen ve Teknolojiyle Buluşan Sanat
Sergide öne çıkan anlardan biri, Alexander McQueen‘in 1999 İlkbahar/Yaz koleksiyonundaki ikonik final. Londra’da bir otobüs deposunda gerçekleşen bu defilede, süper model Shalom Harlow, dönen bir diskin üzerinde beyaz bir elbise giyerken araba fabrikasından getirilen robotlar tarafından siyah ve yeşil sprey boyayla boyandı. Bu devrim niteliğindeki performans, defile kavramını yeniden tanımladı.
Hussein Chalayan ve Hareket Eden Mobilyalar
Hussein Chalayan’ın 2000 Sonbahar/Kış koleksiyonu, insanın sahip olduğu mal varlığını koruma ve taşıma fikrini ele aldı. Modeller, oturma odasını andıran bir sahnede, mobilyaları gerçek anlamda giyerek unutulmaz bir performans sergiledi. Sandalyeler valizlere dönüşürken finalde bir model, masayı bir eteğe çevirerek sahneyi terk etti. Bu performans, moda tarihine politik ve toplumsal katmanlar ekledi.
Karl Lagerfeld ve Uzaya Yolculuk
Chanel’in 2017 Sonbahar/Kış defilesinde, Karl Lagerfeld Grand Palais’de bir roket fırlatarak izleyicilere unutulmaz bir deneyim yaşattı. Elton John’un “Rocketman” şarkısı eşliğinde yükselen 35 metre yüksekliğindeki roket, Lagerfeld’in vizyonunun bir kanıtıydı.
Popüler Kültüre Damga Vuran Anlar
Tom Ford‘un 2011 İlkbahar/Yaz koleksiyonu, moda dünyasının idealize edilmiş kadın tiplemelerine meydan okudu. Beyoncé’nin de dahil olduğu 32 ikon, farklı yaş ve beden tiplerinden kadınları temsil ederek moda sahnesinde devrim yarattı. Balenciaga’nın 2020 Sonbahar/Kış defilesi ise podyumu su basarak iklim değişikliğine dikkat çekti. Demna Gvasalia’nın bu cesur performansı, moda ve çevre sorunlarını bir araya getirdi.
Modanın Geçmişine ve Geleceğine Bir Bakış
Sergi, yalnızca moda tarihine ışık tutmakla kalmıyor; aynı zamanda defilelerin, tasarımcıların kimliklerini ve dünyalarını nasıl şekillendirdiğini de gözler önüne seriyor. Bu etkileşimli deneyim, ziyaretçileri yalnızca geçmişin ikonlarına değil, geleceğin yeniliklerine de davet ediyor.
Alexander McQueen defilesi Chanel roket defilesi moda tarihi sergisi Tom Ford koleksiyonu Vogue podyum sergisi
Last modified: 4 Aralık 2024