Francesco Risso, yaklaşık 10 yıldır kreatif direktörlüğünü yaptığı Marni markasından ayrıldı. Bu ayrılık, sadece bir görev değişimi değil; aynı zamanda markanın estetik ve duygusal yolculuğunda önemli bir kırılma noktası olarak kabul ediliyor. Risso, Marni’yi yalnızca “giyilebilir” bir moda markası olmaktan çıkararak, çok katmanlı bir sanat ve ifade platformuna dönüştürdü.
Koleksiyonlarında sıklıkla yer verdiği kaotik yapılar, duygusal anlatılar ve teatral sunumlarla, Marni’yi bir defileden öte deneyim sunan bir marka haline getirdi. Artık Marni, sadece kıyafet üreten bir moda evi değil; duyguların, düşüncelerin ve sanatın buluştuğu yaşayan bir alan haline geldi.
Kreatif Yolculuğun Ardında Bıraktığı İzler
Francesco Risso’nun moda dili hiçbir zaman kolayca sindirilebilir olmadı. Onun dünyasında zarafet, simetrik çizgilerle değil; asimetri, kusurlar ve duygularla var oldu. İtalyan modasının klasik algısına karşı geliştirdiği bu yaklaşım, kimi zaman anlaşılması zor ama bir o kadar da şiirsel bir atmosfer yarattı.
Özellikle pandemi sonrası moda dünyasının geçirdiği büyük değişimde, Risso’nun daha yavaş, daha anlamlı ve içsel anlatısı; hızlı tüketim kültürüne aykırı düştü. Moda devleri, giderek daha hesaplı, daha hızlı üretim ve daha fazla görünürlük peşindeyken; Risso’nun poetik anlatısı bu sistemin dışında kaldı.

Moda Dünyasında Kolektif Bir Değişim
Bu vedanın zamanlaması da oldukça dikkat çekici. Son yıllarda büyük moda evlerinde yaşanan kreatif direktör değişimleri, sektörün içinde bulunduğu kolektif dönüşüm sürecini yansıtıyor. Daha çevreci, daha kapsayıcı ve daha anlamlı moda arayışı, beraberinde yepyeni estetik yaklaşımlar da getiriyor. Ancak bu değişim; algoritmalara uygun içerik, hızlı üretim ve daha fazla kar beklentisi ile çeliştiğinde, duygusal ve sanatsal anlatılar zorlanabiliyor.
Marni’nin Geleceği Ne Yöne Evrilecek?
Şimdi ise en kritik soru şu: Marni bundan sonra nasıl bir yol izleyecek? Francesco Risso gibi yüksek risk alan, estetik kuralları ters yüz eden bir kreatif direktörün ardından markanın yeni stratejisi merak konusu. Daha kar odaklı, minimal, sessiz ve rafine bir yaklaşım mı benimseyecek? Yoksa yine bir sanatçı ruhuyla, yüksek modaya farklı bir soluk getirecek yeni bir yaratıcıyı mı sahiplenecek?
Marni’nin DNA’sında risk almak, normları yıkmak ve duygularla düşünmeyi teşvik etmek var. Dolayısıyla bu ayrılık, bir son olduğu kadar yeni bir başlangıcın da habercisi olabilir.
Last modified: 11 Temmuz 2025