Türkiye’nin en büyük şehirlerinden İstanbul, Ankara ve İzmir’den 322 kadınla yaptığımız regl deneyimi araştırması, tabuların ve bilgi eksikliğinin ne kadar derin olduğunu ortaya koyuyor. Bu çalışma, kadınların regl sürecine dair yaşadıkları zorlukları, utanmayı ve bu konuda kırılmayı bekleyen duvarları anlamak adına önemli veriler sunuyor.
İlk Regl Deneyimi: Nötrden Travmatike Giden Bir Yol
Okul yıllarında, çoğu kız için regl olmak hem heyecanlı hem de kafa karıştırıcı bir deneyimdir. Katılımcıların yaklaşık yüzde 43’ü ilk regl deneyimini “nötr” olarak değerlendirirken, yüzde 22’si bunu “zorlayıcı” buluyor. Özellikle ilk regl anında çoğu kadın, hazırlıksız yakalandığını ve korku, endişe hissettiğini belirtiyor. Hatta yüzde 35’i regl olduğunda utanma ve mahcubiyet duygusu yaşadığını dile getiriyor. Bu veriler, regl deneyiminin neden hâlâ konuşulması güç ve tabu olduğunu gösteriyor.

İlk regl anında bilgi eksikliği en büyük sorun. Kadınların yüzde 48’i bu deneyimde en çok hazırlıksız yakalanmayı zorlayıcı buluyor. Birçok kadın “ped” gibi temel bir ürünü bile regl öncesinde bilmiyor. Bu da regl sürecine dair kapsamlı ve doğru bilginin ne kadar gerekli olduğunu gözler önüne seriyor.
Regl Tabularını Yıkmak: Artık “Yeter” Deme Zamanı
Regl, hâlâ birçok ortamda gizlenmeye ve saklanmaya çalışılan bir konu. Evde babanın yanında reglden bahsetmek ayıp sayılırken, okul ve iş yerlerinde kadınlar pedlerini gizlemek zorunda kalıyor. Bu baskı, kadınların ruh sağlığı ve günlük yaşantısına olumsuz yansıyor. Anketimizde kadınların yüzde 92’si regl tabularının yıkılmasını istiyor.
İş yerinde regl nedeniyle yaşanan zorluklar da önemli. Yüzde 36’sı regl döneminde “zor ve ağrılı deneyimler” yaşadığını, yüzde 81’i ise iş yerinde regl izni olmasını desteklediğini belirtiyor. Böylece regl sürecinin sadece kadınların özel alanında değil, sosyal ve iş hayatında da daha görünür ve desteklenir hale gelmesi gerektiği ortaya çıkıyor.
Premenstrüel Sendrom (PMS): Döngünün Sessiz Düşmanı
Regl dönemine eşlik eden PMS belirtileri, kadınların yaşam kalitesini doğrudan etkiliyor. Araştırmada, kadınların yüzde 46’sı bu süreci “şiddetli” olarak tanımlarken, huysuzluk ve duygusallık en çok görülen belirtiler arasında. Bu durum hem kişisel hem sosyal ilişkileri etkileyebiliyor. PMS semptomlarıyla başa çıkmak için mutlaka profesyonel destek alınmalı çünkü her şiddetli belirti normal karşılanmamalıdır.
Menstrüel Ürünler: Yetersiz Bilgi ve Yüksek Fiyatlar
Döngünün vazgeçilmez parçaları olan menstrüel ürünler konusunda da Türkiye’de ciddi sorunlar var. Ped kullanım oranı yüksek olsa da tampon ve menstrüel kap kullanımı sınırlı kalıyor. Yetersiz eğitim ve toplumsal önyargılar tampon kullanımını engelliyor. Kadınların yüzde 91’i alternatif ürünler hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak istiyor.

Üstelik bu temel ihtiyaç ürünleri hala yüzde 18 KDV oranıyla satılıyor ve çoğu kadın ürünleri “çok pahalı” buluyor. Yüzde 94’ü, menstrüel ürünlerin temel ihtiyaç sayılarak KDV’den muaf tutulmasını destekliyor. Bu, kadın sağlığı ve ekonomik eşitlik açısından kritik bir talep.
Regl Döneminde Sosyal Hayat: Korkular ve Kaçınmalar
Kadınların regl dönemlerinde sosyal ve fiziksel aktivitelerden kaçındığı görülüyor. Beyaz kıyafet giymekten kaçınanların oranı yüzde 76, denize girmeyenlerin oranı yüzde 75. Seks konusunda ise yüzde 70’lik bir kesim regl döneminde sevişmek istemiyor; en büyük neden rahatsızlık hissi ve enfeksiyon korkusu. Ancak yine de yüzde 22’si regl döneminde seks yapmaktan çekinmiyor.
İlişkilerde ise regl döneminde daha çok ilgi görmek isteyenlerin oranı yüzde 84. Partnerlerin regl sürecini anlaması, ped alırken utanmaması, kadınlar için büyük bir destek oluyor. Açık iletişim ve anlayışın artırılması, regl tabusunun yıkılmasında önemli adımlar olarak görülüyor.
Menstrüel Ürünler PMS Regl Regl Deneyimi
Last modified: 30 Mayıs 2025